AşK ÜçGeNi





Burhan Asaf Belge
1899-1967
Taraf gazetesi yazarı, ünlü liberal teorisyen Murat Belge’nin babası Burhan Asaf Belge’yi bilen bilir... 1899 yılı Şam doğumlu olan Burhan Belge, Osmanlı mutasarrıfı bir ailenin çocuğudur.  Yüksek Mimarlık öğrenimini Almanya'da gördü..   Dr. Şefik Hüsnü'nün sosyalist dergisi 'Aydınlık Mecmua'sında çalışmaya başladı. Mustafa Kemal'e destek veren, Türk Sosyalistler'nin kurduğu Türkiye İşçi ve Çiftçi Sosyalist Fırkası (TİÇSF)'na girdi. 1924'de Şeyh Said mazeretiyle çıkarılan Takrir-i Sükun Kanunu ile parti de, dergi  de kapatıldı. 1932'de beş arkadaşı ile KADRO dergisini çıkardıklarında, "sosyalizm kemalizmle uzlaşır mı?" tartışmalarının sonucunda parti devrimlerin devamlılığına inanan ve kemalistler ile uzlaşanlardan olmuştu. Sonra bir dönem daha sosyalist düşünce ile yakın olsa da Demokrat Parti kuruluşunda görev alıp Demokrat Parti Muğla Milletvekili ve partinin resmi yayın organı Zafer’in başyazarlığını yapan B.Belge, 1960 Cuntası ertesi ömür boyu hapis cezası aldı. 1963 yılında affedildi ve ölünceye kadar Alman Radyosu’nda çalıştı. Belge ailesinin Alman bağlantısı hep tartışıldı. Neyse, biz Burhan Asaf Belge’nin 1932'de beş arkadaşı ile kurduğu "Kadro"ya (ki bu ingilizcede 'Vanguard', arapcadaki 'Muhafız' ile aynı anlamdadır, bkz: 'devrim muhafızları) bir göz atalım:
    Kadro dergisi, Tek Parti Dönemi’nde, Atatürk devrimlerini “izah” etme ve inkılabın prensiplerini bilimsel bir gözle inceleme düşüncesiyle üç yıl boyunca aylık olarak yayınlandı.
Derginin “Kadrocular” olarak da hatırlanan  altı kurucusu yazarlar, alfabetik sırayla: Burhan Asaf Belgeİsmail Hüsrev TökinMehmet Şevki YazmanŞevket Süreyya Aydemir, Vedat Nedim Tör   ve Yakup Kadri Karaosmanoğlu idi.
Kadro dergisinin yazarları kendilerini Kemalist olarak tanımlamakla birlikte, dönemin Almanya ve İtalya rejimlerinin Türkiye için de iyi bir alternatif olacağını düşünen Recep Peker gibi Kemalistlere nisbeten özel sektöre daha uzak duran bir bakışa sahiptiler. O yıllarda, Kemalizmin söz konusu iki kanadı arasında Kadro dergisi etrafında gerçekleşen tartışmalar, dönemin politikaları ve gündemi hakkında zengin bir kaynak teşkil etmektedir. Kadro dergisi Kemalizmin kendisiyle bile uzlaşmaz ruhunu, yaşanan tartışmalar neticesinde, 1934 yılının Aralık ayında kapılarını kapatarak gösterdi...
Ülkede kontrolü tamamen eline geçiren Kemal Paşa'nın hiçbirşeyi “izah” etmeye ihtiyacı yoktu artık. Kadrocular da, devlet içinde farklı görevlere atandılar. Burhan Belge'de  Macaristan'da diplomat oldu. Oradaki görevi sırasında Yahudi kökenli Zsa Zsa Gabor isminde genç ve güzel bir kızla tanıştı. Gabor 1936 yılı Macaristan Güzeli’ydi. Gabor ile Belge arasındaki ilişki gelişti ve Belge, Gabor’u da alarak 1936 yılında Türkiye’ye geldi, 1937 yılında evlendiler. Gabor evlendiklerinde henüz 19 yaşında bir genç kızdı. İlk eşi olan Belge sayesinde Gabor, Ankara cemiyet hayatının içine girdi.

Zsa Zsa Gabor; (1936 yılı Macaristan güzellik kraliçesi) anlatıyor:

"Açılan büyük bir kapının ardından içeriye girdim. Heyecandan kalbim deli gibi çarpıyordu. Mermerle döşenmiş yoldan geçerek bahçe içindeki eve doğru yöneldim. Çok büyük bir zeytin ağacı evin girişini gölgeliyordu. Üst kata çıktım. Atatürk, arkası dönük, el işlemesi geniş gürgen bir koltuğa oturmuş, yanındaki masa üzerinde duran nargilesini içiyordu..

Kırmızı renkli kadife koltuğa -yanına- oturmamı istedi. Büyülenmişcesine Atatürk‘ün emrini yerine getirdim. Nargilesinin markocunu bana doğru uzatıp içmemi söyledi. Dumanı içime çektim. Diğer elinde tuttuğu rakı dolu zümrüt kakmalı altın kadehi -emrivaki bir tavırla- ellerime tutuşturdu.. Kadehteki rakıyı yudumlayarak içtim.. Heyecandan titriyordum.!!

Atatürk ile beraberliğimin bundan sonrasını ilk defa açıklıyorum.!! Dans eden dansözlerin odadan çıkmalarını söyledikten sonra ikimiz başbaşa kalmıştık. Rakının verdiği sarhoşlukla kendimi rüyada hissediyor, hipnotize olmuş gibiydim. Atatürk şeytani bir çekicilikle yanıma sokulup, benimle deliler gibi sevişmeye başladı. Milyonlarca Türk kadınının hayalini süsleyen O büyük insana, Atatürk‘e bekaretimi verdim.!!

Mustafa Kemal Atatürk, Tanrı‘nın insanlığa ender gönderdiği bir kurtarıcı, bir politika ustası, korkusuz bir savaşçı ve yarı insan, yarı bir Tanrı‘ydı.!!

"

(Zsa Zsa Gabor‘ın anılarını kaleme alan Wendy Leigh‘in "One Lifetime Is Not Enough" adlı kitabından. Delacorte Yayınevi, New York, 1991) Bundan sonra tabii bir dönem 

Gabor’un adı Kemal Paşa ile anılmaya başlandı. İsmet Paşa’nın eşi ile çay partileri, Kemal Paşa ile dans ettiği balolar, Falih Rıfkı Atay ile kendi kız kardeşlerinden birisi arasında çöpçatanlık çalışmaları gibi, Gabor’un Türkiye’ye bir dönem yön veren herkes ile ilişkisi oldu. Tabii bu arada "nikâhlı karısını Kemal Paşa ile paylaşan Burhan Belge ve Zsa Zsa'nın o dönem Ankara’da çokça dedikodusunun çıkması ortalığı karıştırdı. Kemal Paşa ile balayı yaşayan Gabor’un uslanmaz tavırları cemiyet hayatı içinde dilden dile dolaşıyordu. Kadrocu Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun eşi ve Burhan Belge’nin ablası Leman Karaosmanoğlu’nun anlattığına göre dedikodular bini aşınca devreye Başbakan Refik Saydam girdi. Burhan Belge’den Gabor’un eline hizmet pasaportu, cebine de döviz koyup göndermesini istedi. Burhan Belge istenileni yaptı. 1941 yılında Gabor Türk pasaportu ile Amerika’ya gitti. Burhan Belge, Gabor’dan sonra Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun yeğeni olan Cavide Hanım ile 1942 yılında evlendi ve bu evlilikten 1943 yılında Murat Belge doğdu.
Zsa Zsa'yı Amerika’da ölmeden önce Atlantic Records’un sahibi olan Ahmet Ertegün’ün babası Münir Ertegün karşıladı. O yıllarda Washington büyükelçisi olarak orada bulunan Münir Ertegün, Zsa Zsa'yı Hilton Oteli’ne yerleştirdi. ABD Başkanı Franklin D. Roosevelt ile oldukça yakın bir ilişki içinde olan Münir Ertegün,  Zsa Zsa'nın Washington cemiyet hayatının içine girmesini kolaylaştırdı. Hatırlatalım; Münir Ertegün ölünce cenazesi, Amerikan Missouri Zırhlısı ile  Türkiye’ye getirilmiş ve Kuzguncuk sırtlarında bulunan Özbekler Tekkesi’nde defnedilmiştir.
Ne diyorduk?... Evet: Gabor, Ertegün tarafından Amerikan sosyetesi ile tanıştırılmıştı. Bu tanışıklıkların sonucunda 10 Nisan 1942’de, Hilton Otelleri’nin sahibi Paris Hilton’un dedesinin babası Conrad Hilton ile evlendi. Bu arada 1941'de ilk "kocasından" boşanan Gabor, 8 tane daha "evlilik" yapmış. 90 küsur yaşında girdiği bir komadan çıkmış ve bir bacağı diz altından hesilmiş bir şekilde yaşıyor, tabii ki Burhan Belge'nin adının hatırlamak istemiyordur. Ama bu o kadar ilginç değil.  Bu gereksiz bilgileri aynı eski zamanların soyluları gibi nesilden nesile geçen bir egemen sınıfların olduğunu (ve ortaya çıkardığı karakterleri) iki arada bir derede göstermek için yazdım sadece
ok, back to 'The End' of our story:)
Böylece:
Zsa Zsa Gabor, diplomatik Türk pasaportu ile Amerika’ya geldikten sonra daha önce karaklaştırılıp karaklaştırılmadığını bilmediğimiz bir şekilde Amerika için casusluk yapması, CIA’ye Türkiye’deki ordu, bürokrasi, sosyal yapı ile ilgili eline geçenleri vermesi, özellikle “Kim Kimdir?” raporunda tanıştığı üst düzey isimler hakkında ABD makamlarına bilgiler sunması ile Kemal Paşa ve Burhan Belge ile oluşturulan "aşk üçgeni" kesinlikle sona eriyor...
Esasında ona aşk değil de 'belsoğukluğu üçgeni' demek daha uygun olur ya.




✖ kemalism is fascism..✖ kemalizm faşizmdir...✖kемализма это фашизм..✖kemalismus ist faschismus...✖kemalismo è fascismo... ✖ Le kémalisme est le fascisme ...✖

No comments:

Post a Comment